Dahası da var...

BAZI ERKEKLER KADINLARI ANLAMAYA ÇALIŞIR, DİĞERLERİ KENDİLERİNİ DAHA BASİT KONULARA ADARLAR, ÖRNEĞİN GÖRELİLİK KURAMINA... (EINSTEIN)



27 Ağustos 2014 Çarşamba

Ağaç Dokulu Kaseler

 Ağaç dokulu kaselerimizde fırından çıktı. Fırın yakarken ayrı bir serüven fırından çıkarken ayrı bir serüven yaşıyoruz atölyede. asıl büyük uğraş pasta tabakları. Cuma günü çekimleri olacak haftaya da Pera Bulvarı'nda satışa çıkacaklar. Onları bittikten sonra paylaşırım. Ben arada derede fırında kalan boşlukları değerlendiriyorum.

   Renk yapımını anlatayım biraz da. Transparan sırımız var toz halinde. Biraz su ekleyerek parmağınızda beyaz kalacak kıvama gelene dek karıştırıyorsunuz. Ne çok sıvı ne çok macun olacak yani ortada bir yerde. Daha sonra sır altı toz boyaları var v bu boyalardan o kadar çok renk elde ediyorsunuz ki ne yapacağınızı şaşırabilirsiniz. Ben daha çok canlı ve patlayan renkleri seviyorum. Ama soft renklerde böyle bi tatlı oluyor yerine göre. Bu denemelerde su yeşili ve yavru ağzını kullandık. Kırmızı da var tabiki. Kırmızı olsun benim olsun :).


                                      Ve sonuç bence süper oldular :)


24 Ağustos 2014 Pazar

Seramik-Akrilik Çalışma

   Bunlarda ev yapımı magnetlerim. Evde boş oturmamak adına atölyeden getirdiğim çamurla yaptım bu arkadaşları. Malzemelerimiz 2 eşit boyda çıta, merdane, istediğiniz bir şeklin kalıbı, ince zımpara,şekillendiriciler, sünger ve su.
   Önce çıtaların arasına çamurumuzu koyuyoruz biraz yoğurup. Hava sıcak olduğu için hemen kuruyor o yüzden ıslata ıslata açıyoruz. Belli bir büyüklüğe gelince kalıbımızı çamurun üstüne bastırıp alıyoruz. Bu kalıplar şeker hamurunda ve pasta yapımında da en çok kullanılan ve bulunması en kolay aletler. Kalıptan aldığımız kare çamuru süngerle çok ıslak olmamak kaydıyla temizliyoruz. Kenarında çapaklar oluyor çünkü. İstediğiniz kadar şekil çıkarabilirsiniz buradan.

    Bundan sonrası yine ne istediğinize ne sevdiğinize kalan kısım. Ben geometrik şekilleri ve karmaşık renkleri seviyorum objelerde. Şekillendiriciler yardımıyla istediğiniz deseni yapabilirsiniz. Hatta annenizin çeyizindeki dantelleri bile kullanabilirsiniz. Yine iki çıta arasında açtığınız hamurun üzerine o müthiş desenli dantellerden koyup merdane ile üzerinden geçince inanılmaz tatlı şekiller ortaya çıkıyor. Ve kenarlarını yine ıslatarak dikleştirdiğinizde mezelikler, tabaklar ve bir sürü şey çıkarabilirsiniz. Çok eğlenceli değil mi :) Onu da başka bir çalışmamda örnek olarak yapıp görselleriyle birlikte yazarım. Tabi yine bakıroksit ile sür-sil yaptım. Birazda düzene isyan tabi.
   Akrilik boyaları çok seviyorum. Her yerde kullanılabiliyor. Cam, tahta, kurabiye seramik benim en çok kullandığım alanlar. Cam şişeleri akrilikle boyayıp daha önceden yazmıştım bloğumda.  İşte o şişeleri daha sonra abajur yapmak için saklıyoruz. Bakalım nasıl olacak.
   Hepinize mutlu pazarlar...

23 Ağustos 2014 Cumartesi

Seramik Kaselerim

   Bu seramik işi araştırdıkça daha zevkli hale gelmeye başladı. O kadar çok teknik var ki hepsini denemek istiyorum. Her şeyden doku olabileceğini daha önceden yazmıştım. Ve yeni tekniklerle yeni kaseler yaptım bu sefer. Atölye 1040'ın hayatıma kattığı değeri anlatamam. Her zaman bir hobim olmuştu ama bu sefer hem çok güzel dostlar edindim hem de hayatımı devam ettireceğim kişiyi buldum. Her şey çok ufak bir tesadüfle başladı ve çok hızlı gelişti. Hem çok mutluyum hem çok eğleniyorum hem çocukluğumdan beri hayal ettiğim şeyler oluyor hem de kocaman bir aile oluyoruz.Ve sanki İstanbul'a abimin yanına geliş sebebim buymuş gibi hissediyorum.  Hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim Necati Kaya, Eren Kalender, Sinem Başeski ve Seda Kalender.

   Şimdi gelelim seramikle ilgili öğrendiğim şeyleri anlatmaya. Bu kase yapımı ile ilgili olan kısım. Aletlerin fotoğrafını çekmemişim tabi o da benim ayıbım :)

   Bu formunu beğendiğimiz plastik kaptan alınan bir kalıp. Ben biraz hazıra kondum atölyede ama çok sevdim formu. Önce döküm çamuruyla kalıbın içini dolduruyoruz. Havanın sıcaklığına göre çamurun kalıbın içinde durma süresi değişiyor. Yazın işimiz kolay 15-20 dakika içinde kasenin kenarları oluşuyor. Ama kışın bu biraz daha uzun sürüyor tabi. Sonra içindeki çamuru döküyoruz ve kenarlarımız oluştu. Tekrar kurumaya bırakıyoruz ki kendini kalıptan bıraksın diye.
 


   Bundan sonraki aşamalarda hayal gücü, teknik,zaman,kıvam ve bir sürü doku ve bir sürü yardımcı malzeme ve hala kavrayamadığımız şekilde renkler devreye giriyor. Biraz da deneme yanılma işi tabi.
Bu kasenin kurumasını bekledim. Ve tel fırça yardımıyla çizikler attım. Tabi çok kuru bir yüzeyde zor oluyor. İşte kıvamın devreye girdiği zaman bu. Ne çok kuru ne çok ıslak. Ortada bir yerde yaptıkça anlaşılan bir şey. İster yatay ister dikey tamamen hayal gücü ile ilgili olan kısım da bu. Bana göre ne istediğine karar verme kısmı yani benim için zor olan kısım. Her şeyi denemk istediğim kısım. Uzattım biraz.

    Bu aşama da renklendirme kısmı. Yine kararlar yeniden kararlar. Kasenin dış yüzeyine bakır oksit ile sür sil yaptım. Bu yöntem dokulu yüzeylerde müthiş duruyor. Dokunun iç kısmına siyah bir zemin hazırladığı için de çok şık duruyor. Boya gibi sürüyorsunuz ve kuruduktan sonra kuru bir sünger yardımıyla dış yüzeyi siliyorsunuz. İç kısmına ise pistole yardımıyla daha önce hazırladığımız rengi atıyoruz. Ve fırınlanmaya hazır bir hale geliyor.
   İşte bu kısma bayılıyorum. Çamurun ve ateşin birleştiği son kısım heyecanlı bir bekleyişin kısmı. Ve sonuç çok tatlı kaseler oldu. Renklerde çok yakıştı. Kuruyemişlik olarak kullanabilirsiniz ya da kahvaltılık.

                      Bir sonraki yazım da aşağıdaki kaseler için olacak.




Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...