
Hayatı boyunca başarılı olmuş, evlenmiş, çocuk sahibi olmaya çok az kalmış bir adam birden ben baba olmak istemiyorum der. Ben daha çocuğum isyanıyla hayatını o anda bir başkasınınkiyle değiştirmek ister. Bu tanıdığımız bir adam. En yakın arkadaşın mesela senin kıskandığın hayata sahip ama o istemiyor. Sen de ona isyan edersin arada kalmışlığınla, unutamadığın ve hala sevdiğin aşkınla, hayatın seni sürüklemesiyle. Sus dersin mutlu ol daha ne istiyorsun.
Baban seni okutmak istemez, döver hatta mecbur eder seni başka bir hayatı yaşamaya. En çok istediğin şeyi yapamamış olmanın verdiği hüzün birden gelir burnuna. Mutlusundur ama baban ölürken nefretin ve sevgin seni çaresiz bırakır. Ya da babana kendi istediğin bir düşünceyi bile söyleyemezsin. Sevdiğin kıza bile yalan söylemek zorunda kalırsın babanın seni başka biriyle evlenmek zorunda bırakmasına karşın. Bir başkasını daha çok sevmesine kızarsın, öfkelenirsin, ağlarsın ama konuşamazsın.

Bunlar biziz işte ya da yakın arkadaşın ya da kardeşin. Çok başarılı buldum filmi. Çok basit gibi duran film tam da rakı masasına uygun bir meze tadında olmuş. Ellerinine sağlık Gökhan Horzum. Ve tatlı oyunculuklarınız için size de beyler. Salih Bademci, İbrahim Kendirci, Fırat Albayram, Sertan Erkaçan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder