Dahası da var...

BAZI ERKEKLER KADINLARI ANLAMAYA ÇALIŞIR, DİĞERLERİ KENDİLERİNİ DAHA BASİT KONULARA ADARLAR, ÖRNEĞİN GÖRELİLİK KURAMINA... (EINSTEIN)



21 Eylül 2014 Pazar

Toplumsal ön yargılar bir çocuğun ölümüne sebep olabilir mi?


 Toplumsal ön yargılar bir çocuğun ölümüne sebep olabilir mi?
   Gerçek değil ama evet oluşturabilir. Müthiş bil film Any Day Now. Yağmurlu bir pazar için biraz hüzünlü ama kendinizi bir nebze iyi hissedebilirsiniz eğer onlardan değilseniz. Ya da down sendromlu bireyler için bir şeyler yapmak isteyebilirsiniz. Ya da tüm insanlığa umut vermek için birinin gülümsemesi yetebilir size.
   Bir avukat Paul, geçimini bir gece klubünde kadın kılığında sadece ağzını oynatarak şarkı söyleyen bir adam Rudy ve komşusu keş bir kadının down sendromlu oğlu Marco. Bu üç insan nasıl mı bir araya gelir dersiniz.
   Paul eşinden boşanmış ve dünyayı değiştirmek adına avukat olmuş biridir. Bir gece Rudy'nin çalıştığı bara gider. Birbirlerini gördüklerinde zaten aşık olmuşlardır bile. Ama Paul bunu saklayan itiraf edemeyen Rudy ise bu durumdan çekinmeyen özgür ruhlu biridir. Marco sorumsuz bir annenin çocuğudur ve bir gece dışarı çıktığında eve gelmez. Rudy Marco'yu yanına alır ve onunla ilgilenmeye başlar. Hatta hapisanedeki annesinden Paul ile birlikte vekalet alırlar onlarla yaşaması için. İşte toplumsal ön yargılar bundan sonra başlar. O üç kişi gerçekten birbirini seven koruyan insanlardır. Zaten her şeyi göz önünde yaşayamazlar bu kadar baskı varken. Sade ve mutludurlar. Onu gerçekten koruyan, gece uyumadan ona masallar anlatan, eğitimine önem veren bir aile olmuşlardır.
   Marco'nun eğitim gördüğü okuldaki aileler onlardan rahatsız olmaya başlamışlardır. Sonra onun vekaletini almak için mahkemeye başvururlar. Tabiki sonuç hayırdır. Marco koruyucu bir aileye verilir ve daha sonra da aile hizmetlerine gider. Artık herkes mutsuzdur. Ama tekrar mahkemeye başvururlar. Bu sefer de annenin hapisten erken çıkması ve çocuğunu geri almak istemesi Marco'yu Rudy ve Paul'dan ayırır. Sonunda bu olayla ilgili kişilere birer mektup gönderir Paul.

    Ekte bir gazete haberi bulacaksın.Şüpheliyim ama,  belki yayınlandığında görmüşsündür.Kağıdın ortasında bir yere sıkıştırılmış.Benzin fiyatları ya da politika haberleri kadar önemli görülmediği......için sayfanın başında değil. Marco adındaki zihinsel engelli bir çocukla alakalı birkaç kelime.Evini bulmak için üç gün  uğraştıktan sonra......bir köprünün altında ölü bulunan çocuk.Onunla hiç yüz yüze tanışmadığın......ve haberde ayrıntılı olarak anlatılmadığı için......Marco'nun gerçekte nasıl biri olduğunu bilmeni istedim.Tatlı, akıllı ve eğlenceli bir çocuktu.Gülümsemesi bütün bir odayı aydınlatabilirdi.Abur cuburu çok severdi.Çikolatalı donut vazgeçilmeziydi.Dünyanın en harika disko  dansçısıydı.Ve, her gece, ona masal anlatılmasını severdi.Masallar mutlu sonla bittiği sürece...Marco mutlu sonları severdi.


      Filmin künyesine buradan ulaşabilirsiniz. Bol ödüllü bu filmi mutlaka izleyin. Alan Cumming (Rudy) müthiş bir performans sergilemiş bu filmde. Gerçek bir down sendromlu olan Isaac Leyva (Marco) ise sevginin ve ilginin gücünü göstererek harika bir oyunculukla karşımızda. Hem gülüyorsunuz hem de yanaklarınızdan süzülen gözyaşlarınıza hakim olamıyorsunuz. İyi seyirler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...